16 Ağustos 2014 Cumartesi

Eski Tatillerim

Çok keskin ve kısa cümleler kullanmışım neden bilmiyorum, şimdiden iyi okumalar. 

Sene 2010.
Kendimi keşfedeli henüz bir sene olmuş ya da olmamış. Giyim tarzım asla oturmamış, şu an evde giymem dediğim şeylerle o zamanlar sokağa çıkıyormuşum. Çevremde doğru düzgün arkadaşım yok.

Eşcinsellerin kendini keşfetme sürecinde yanlarında bulunan arkadaş figürü çok önemli. Mahallade feminen bir gay vardı, onunla tanıştım ve yanlışlar yaptım. Daha sonra -neyse ki çok kısa bir zamanda- bunların farkına varıp onunla iletişimi kestim ve doğru insanlarla irtibat kurmaya çalıştım.

Daha sonra eski ev arkadaşım olan Sırık'la tanıştım fakat Sırık sayesinde annem benim gay olduğumu öğrendi. Bu mahalledeki feminen gayde anneme Sırık'la ilgili iftiralar atınca annem onunla görüşmemi yasakladı. Ama yasaklar her zaman çok tatlıdır. Ben Sırık'la görüşmeyi kesmedim, çünkü yapılan bir suçlamaydı ve gerçeklik değeri yoktu, biliyordum.

Napalım, ne edelim derken hava da sıcak yanıyoruz, gel tatile gidelim dedim. Memleketimin merkeze 2 saat uzaklıktaki tatil kasabasında karar kıldık. Anneme de okuldan arkadaşın yazlığına gidiyoruz diye okkasız ve gayet sıradan bir yalan attım.

Gittik büyük heyecanla şortları aldık, yola koyulduk. Pansiyon aramaya başladık derken küçük ve şirin bir pansiyon bulduk. İki gece için toplam 65 lira ödeyerek eşyalarımızı odaya bıraktık ve market alışverişine çıktık. Sonra pansiyonun önünde denize girip güneşlendik. Buraya kadar her şey normal hatta sıkıcı. Sonra aklıma oralarda oturan eskiden tanıştığım bir çocuk geldi. Hemen yazdım. Konuştuk ettik ertesi gün geldi.

Gerçekten de kamerada gözüktüğü gibi güzel bir çocuk, mini şortu çok seksi. Sırık sen git güneşlen dedim ve biz odada uzunca bir süre seks yaptık. Telefonuma bırakılan 18 cevapsız arama olmasa daha da çıkmaya niyetli değildik.

Sonra çocuk bizimle biraz muhabbet edip gitti. Biz de akşam pansiyonun yanındaki discoya gidelim dedik. Gitmez olaydık. Kezbanım ağzıma içki sürmemişim daha 10 lira giriş parası verip onunla kola içtik. Herkes hetero. Ortada şişman beyazlı bir kadın var herkes onu sikmek istiyor. Eğer bir mekanda ilgi benim üzerimde değilse ya da benimle ilgilenen kimse yoksa hemen canım sıkılır. Orda da öyle oldu tabi. Odamıza gidip hayat hakkında konuştuk. Neden yalnızız falan diye herhalde.

Ertesi gün çocuk yine gelmek istedi. Sırık ben de yapmak istiyorum sorsana yapar mı dedi. Ben de sordum. Çocuk olur dedi. Çocuk geldi, bunlar odaya girdi, ben bahçede bunları bekledim. On dakika sonra Sırık çıktı, seni istiyor dedi. Gittim baktım çocuk hiç memnun kalmamış. Çok kötüydü ya keşke yapmasaydım falan dedi. Sus dedim ve öpüşmeye başladık. Tek grubumsu olayım budur hayatta. Sonra çocukla banyodayken sırtımı sabunlar mısın dedi sabunladım. Sevgilinle aynı evde yaşamak ister miydin dedim. Hayır dedi. Kendime geldim ha okay dedim. Banyodan çıktık, odadan çıktık ama hayatımızdan çıkmadık, o çocukla hala çok iyi arkadaşız. Herhalde internetten bulduğum zamanında seks yaptığım en hakiki insan. Teen sevdiği için sevgili olmadık ben kartladım :D

Aslında yazının ilgi çekeceğini düşündüğüm kısmı burasıydı ama devamını da merak edenler olabilir diye anlatayım. O gece Sırık'la çok güzel bir canlı müzik mekanına gittik, baya orkestralı falan. Sonra orayı polisler bastı kimliklerimizi topladı. Solist sahneye çıkmadan önce kapıda birini bıçaklamış. Ne olduğunu bile anlamadık. Sonra kimlikleri geri alıp mekandan çıktık. Söylememe gerek var mı bilmiyorum ama yine kola içtik.

Ertesi sabah güzel bir tatil yapmanın huzuru ile evimize geri döndük. Ve hala bu tatil hakkında arada konuşur güleriz, kezbanlık güzeldi galiba.

Bir sonraki yazıda 2011 tatilimi anlatıcam, galiba o daha olaylı ve güzel.

4 yorum: